Eski Kayde!

 
Bildiğiniz 90 dakikalar aslında birkaç dakikadan ibarettir. Dakika 8’de Umut’un kaçırdığı gol, 23’de İcardi’nin ayağını sokup takımını öne geçirdiği maç diye özetlersek yanlış olmaz. Trabzonspor, golü yediği dakikaya kadar oyunu dengede götürdü. Hatta en net pozisyonu bulan taraftı. Toplu hücum, toplu defans bir dönemin unutulmaz jargonudur. Hırvat teknik adam, oyunculara komple takım olduğunu hatırlatmış. Bunun yanında mevki yanlışları da var. Yenilen golde iki Yunanlı’nın hatası olsa da, kökünde mevkisel hatalar göze çarpıyor. Bu maçın doğrusu Bakasetas 10 oynamalıydı. 
 
Trezequet’in sakatlanıp çıkmasından sonra, Teklic sağ açığa, Ömür ortaya, Bardhi sola geçti. Trabzonspor, temposuz  ve baskısız Galatasaray’a karşı topu kontrolünü sağlasa da, rakip ceza alanında çoğalamadı. On sekiz içinde baskı kuramadı. Hırvat hoca belli ki, düzen-disiplin içinde kontradan 1 gol bulmanın hayalini kurdu. 
 
Yeni transferlerin yeni bir şey söylemesi lazım. Trabzonspor, eski kayde devam ediyor. Bakasetas, Ömür biraz daha sorumlulukla oynasa ve santraforun olsa maç en kötü berabere biterdi. Yenilerden Teklic, teknik ve akıllı oyuncu. Bunun dışında Trabzonspor kollektif futbol adına standartının üzerine çıktı. Asla kötü değildi. Takımın İcardi’si ve 3-4 yeni-etkili oyuncusu olsa Trabzonspor 1-0 kazanırdı.  
 
Trabzonspor, takım değeri kendinden 3 kat fazla olan, dünya yıldızları ile iyi mücadele etti. Mücadeleyi skorla güçlendirmesi için orta alan ve hücuma oyuncu katması lazım. Takım savunması iyi, orta saha ve hücum bölgesi vasat kaldı. Takım kalitesi Galatasaray’a yakın olsa maçı çevirecek oyuncuları olsaydı, kesinlikle mağlup olmazdı. 
 
Galatasaray asla 2-0’ı hak edecek bir oyun oynamadı. Hakem konusuna girmeyeyim ama oyunu akıtamayan hakemi neden FIFA hakemi yaparlar, onu bilmiyorum?