Hep BERABERE

Şimdi şu denebilir; Abdullah hoca bu kadroyla ne yapsın? Ünal Karaman o kadroyla ne yapsın? Yani iki hocanın elinde de büyük oyuncular ve kadrolar olmadan güzel maç izlettirdiler. Trabzonspor ilk ve ikinci devrede topa sahip olan ama pozisyon üretemeyen takımdı.

Djaniny’e fatura kesmeden, Nwakaeme, Ekuban ve Bakasetas ne yaptı diye bakmak lazım. Yunanlı oyuncu ceza alanın civarından sürekli denese de, gününde ve net şutlar çıkaramadı. En olmayacak şey oldu; devreye girerken gol yemek. Yani o derinliği Jahovic’e bıraktın mı o da affetmez. Öncesinde N’diaye ve Jahovic ile 2 net pozisyonu kaçırdıklarını unutmamak lazım. 
 
Trabzonspor’un oyunda kalması için 2’yi yememesi lazımdı. Onu başarabildiler. Bir ön liberonuz kırmızı yediğinde takımın tüm oyuncularının yeri değişebilir. Abdullah hoca, Hugo’nun sakatlanmasından sonra zoraki bir değişikliğe gitti. Berat kırmızı görünce bir kez daha oyuncuların yerlerini ve sistemi değiştirdi. Baker, joker gibiydi. 4 farklı bölgede oynayarak maçı tamamladı.
 
Beraberlik golü geç geldi. Trabzonspor, Ömür ve Yusuf girdikten sonra net pozisyonlar buldu. Golü de böyle buldu. 
 
Aslında Abdullah hoca daha basit bir hücum planıyla oynamalı. En kısa yoldan gol nasıl atılıra çalışmalı. Top taşıyan adamlar belli. Topu onların önüne atsalar, karşı kaleye daha hızlı inebilirler. Nwakaeme, oynayınca 10 numara bir adam. Oynamadı mı da takım ağır roman tadında. 
 
Bu maç Ekuban’ın 100. maçı olarak akılda kalacak. Bir de attığı gol unutulmayacak.
 
Oyunun genel kalitesine bakarsak, lig düzeyinin üzerinde bir maç izledik. İki takım da defans değil, ofansı düşündü. Daha fazla gol olmaması, takım savunması bilinciyle hareket eden orta saha ve forvetlerin katkılarıyla oldu. İki takım da iyi kalecilere sahip. Uğurcan, İrfan Can’a göre daha net ve fazla kurtarış yaptı. 
 
Farkındaysanız Trabzonspor beraberlikler sezonunu yaşıyor. Kaybedilen 2 puanların değeri şimdi daha iyi anlaşılıyor.