Türkiye yeni bir parti ile tanıştı. Günlerdir kamuoyunu meşgül eden MHP'den ayrılan küskünlerin sayın Meral Akşener hanımefendinin lideri olduğu İYİ parti siyasi hayatına başlangıç yaptı. Gerçi henüz daha tescil edilmediğinden sonucun ne olacağını da merak etmekteyiz. Demokrasilerde ki temennimiz siyasi çalışma alanı bulunulmasıdır.
   İYİ partinin nüvesini MHP ayrılan ülkücü ve milliyetçilerden oluşturan bir yapı olarak görülmektedir. İYİ parti sayın Meral Akşener'in adı ile anılacak siyasi yolculuğuna starttını verdi. MHP'den ayrılan diğer iki aday sayın Koray Aydın ve Ümit Özdağ da başkanlık divanında ki yerini aldı. İlk kez bir siyasi parti 200 kişilik kurucular kurulu ile birlikte Türk milletine tıkanan siyasetin önünü açmak için umut biziz diyerek kuruluşunu gerçekleştirdi.
   MHP, DYP, ANAP ve DSP karışımı İYİ parti Oğuz Türklerinin tamgası (damgası) olan kayı boyunun sembölünü çağrıştıran İYİ adını kullanarak milli olduklarını gösterdiler. Kurucular listesine ise baktığımız da ise toplama (karma) bir ekip görüntüsü vermektedir. Çok iddalı duayen siyasetçi, entellektüel kimlikler ve yazar gurubu İYİ partinin kuruluşunda göremedik.! Bizlere heyacan verebilecek şu isim diye bir siyasetçi veya bürakrat maalesef kurucular arasında yer almadı. Belki daha ilerde böyle renkli simalar da aralarına katılır diye düşünmekteyiz.?
   AKP ile başlayan ılımlı ve reformist İslamın yerine şimdi yeni bir siyasi metodoloji ile ılımlı milliyetçilik yani liberal ve popüler kültür ve batılılaşma hayranlığı getirilmek isteniyor. Liberalizim bizi kendi töreci kimliğimizden ve varlık sebeplerimizden uzaklaştırır. Her görüşten ve idolojiden bir harman yaratmak hem kolay iş değil hemde bunun topluma yansıması yani karşılığının hayat bulması da zor bir durumdur. Siyasi hayatında DYP gençlik kollarında başlayan meral Akşener daha sonra 4 Temmuz 2001 yılında istifa ettiği dönemden sonra sırasıyla AKP kuruluş aşamasında onlarla birlikte oldu ve parti oluşumu sağlanmadan 3 Kasım 2001 tarinde MHP katıldı.
   Sayın Meral Akşener en son 1 Kasım 2015 yılında yapılan seçimlerde MHP aday gösterilmeyince kızılca kıyamet koptu. Küresel güçlerin üzerinde ameliyat (cerrahi müdahale) yapmak için büyük uğraş verdiği MHP kurultay sürecini başarıyla bertaraf etmiş, milliyetçi kimliğini ve ülkücü duruşunu koruyarak bu sancılı dönemi ufak tefek kırılmalarla atlatmıştır. Türkiye de hiç bir parti demokratik değildir biz Türklerin demokrasiyi benimsediğini söylemek biraz iyimserlik olacaktır. Kendilerini sosyal demokrat ve popüler kültürün temsilcileri olarak adleden siyasi yapılar da bile yaşanılan kavgalara  çok kez tanık olduğumuzu  belirtmek istiyorum.
   Burası Türkiyedir ve lider sultası her zaman dayatmacılık paralellik arz eder. Şimdi bütün bu kırılmaların arkasında ABD ve batı menşeili güç odakları vardır. Emperyalistlerin böl, parçala ve küçült taktiği MHP' de kısmen de olsa hayat bulmuş fakat sarsıntı yaratacak sonuca ulaşamamıştır. Yeni bir siyasi oluşum meydana getirilirken toplumsal mutakabat mutlaka çok önemlidir. Maalesef bunu yeni partide göremedik Türkiye normalleşmesi gerekirken daha da zıtlaşılarak kutuplaşılması iyi şeyler doğrumayacaktır. Burada kaybeden İYİ parti olacaktır. Söylemlerle eylemlerin tutarlılığı siyasi dil ve uslüb bu duruma etkendir. Bu durumu görememek bizleri cidden rahatsız ederek üzmektedir.
   Siyaset halkta karşılık bulma sanatıdır ve lider merkezlidir. Daha başlangıçta ki yaşanılanlar bu durumun bir göstergesidir. Kurucuları arasında bir çok şaibeli isimlerin olması temiz toplum ve ilkeli siyaset anlayışına karşı bir handikap olarak görülmektedir. Milli merkez çıkışlı İYİ parti herkesi kucaklayacağını ifade eden bir lider ve ekibi merkezde buluşma bizlere 1980'li yıllarda  kurulan toplama bir görüntü veren ANAVATAN partisini hatırlatmaktadır. İdolojisi olmayan merkezci bir partinin nasıl başarılı olacağını doğrusu çok merak etmekteyiz.? İYİ partinin kurucuları arasında çok popilist ve bizleri heyacanlandıracak isimlerin olmayışı bizim de bu yapıya farklı bakmamıza vesile olmaktadır. 
   İYİ partinin ön saflarında yer alanların, vitrine çıkanların bir çoğu MHP' de kendi seçim bölgesinde seçim kazanamamış insanlar.? Kendi seçmeni tarafından akretide edilemeyenler hangi rüzgarla yeniden biz buradayız diyecekler. İYİ partinin MHP küskünleri üzerinden bir siyasi başarısı mümkün görünmemektedir. AKP karşıtlığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nefreti oluşturarak bu seçmenden oy alabilirmisiniz.? Dış mihrakların desteklediği MHP'de ki şaibeli kurultay sürecinden kopanlarla ne kadar yol alabilirisniz. Araya bir iki sosyal demokrat eski bakan ve mevcut milletvekili sıkıştırarak Türk toplumuna milli referanslı bir merkez partisi imajı veremezsiniz. AKP bu boşluğu zaten doldurmuş ve iktidar olmuş bir siyasi partidir.
   İYİ partide ki siyasi oluşum da görev alan arkadaşlarımız haklı olarak siyaset yapmaktadır. Fakat dün Cem Uzanın Genç partisine gidenler veya ilk başlarda da BBP ile hareket edenler bir süre sonra tekrar yuvalarına dönerek hata ettiklerini anlamışlardır. MHP bir dava ve idolojisi partisidir. Vesayet odakları sayın Meral Akşener üzerinden özellikle MHP ve AKP'yi kendilerine cephe göstererek buradan bir siyasi ikbal araması beyhudeliktir ve mutlaka başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Bu duruma çok kez şahit olduk 2002'de ki gibi bir boşluk yoktur, bu durumu görememek algısı kötü bir şey olarak ifade edilebilir.
    İYİ partinin özellikle Pensilvanyada yaşayan Fetö terör örgütünün liderine ve 15 Temmuz darbe kalkışmasının mimarlarına karşı çok sert söylemlerinin olmaması da manidardır. ABD ile ilgili herhangi bir açıklama bulunmamak parti tüzüğüne konan NATO'ya bağlılığın bir yaptırımımıdır bilemiyoruz. Herkes ektiğini biçecek önümüzde çok yakında ki seçimler de bu durumun karşılığını göreceğiz. Özellikle Doğan Medya gurubu tarafından desteklenen İYİ partinin geleceği diğer destekledikleri partiler gibi olursa maalesef hüsran yaşayacakları aşikardır. Her şey Türkiye'nin Ötobüs'ünün duvara toslayarak tökezlemesi üzerine kurgulanırsa bu durum İYİ partiye bir kazanç sağlamaz ; aksine kaybettirir.
    Ülkemiz 15 Temmuz Fetö kalkışma harekatın da tek yürek oldu, demek ki bu mesele Cumhurbaşkanımız sayın recep Tayyip Erdoğan meselesi değil,Türk milleti bu durumu kendi meselesi olarak gördü ve kurgulanmak istenen oyunu bozdu. Kadim Türk milleti cerayan eden olayları sezemeyecek kadar kör değildir. Herkes ektiğini biçecektir, küresel güç odaklarınca içerden ve dışardan zaafa uğratma projesi hayat bulmayacak.? Rüzgar ekenler fırtına biçmek için ellerini oğuşturmakla kalacak, hayalleri boşa çıkacaktır.
   Milli bir duruşunuz yoksa kuracağınız hayalin İstiklali (kimseye bağlı olmama) olmaz. Tam bağımsız bir Türkiye ancak milli refleks göstermekle mümkündür.