Sivas maçının ilk yarısına benzer bir başladılar. Erken 2 gol bulup, puanı garantiye aldıktan sonra da düşük vitesle maçı tamamladı. Galatasaray’ın stoperlerine basarak, kapılan toplarla rakibi zorlayan Trabzonspor büyük bir farka gitti. Ligin yenilmez takımına 4 atıp, kalenizde tek bir pozisyon dahi vermiyorsanız, o takıma birşey söylenmez.
Zaman zaman eleştirilen Olcay-Sosa-Yusuf-Onazzi gibiler hayatının maçını oynadı diyebiliriz. Sosa ile Onazzi ayrı bir yerde. Onazzi, atak kesti, pas yaptı ve gol attı. Yani 3 kişilik oynadı desek abartı olmazo.
Ön libero lazım diyenlere duyurulur. 

Sosa’nın ikinci golde Nwakaeme’ye pası ve Nwakaeme’nin yürüyerek golü atması ayrıca altı çizilmesi gereken bir durum. Galatasaray’ın neden sürekli yan pas, geri pas yaptığını işin doğrusu çözemedim. Sürekli Muslera’ya oynadılar ve oyunu yavaşlattılar. Trabzonspor’un rakibi kendi yarı alanında presle durdurması da mutlaka önemlidir. Belhanda ile eksik kaldıktan sonra Galatasaray’ın itiraz edecek durumu da kalmadı. Bugün fazla atmayın der gibilerdi. 
Savaşan Trabzonspor en azından kaybetmez. Oyunun geliştirilmesi lazım mı? Evet. Onur’a bir tek şut gitmedi. Yere yatmadı. Kaleci kazağını haftaya da giyecektir diye tahmin ediyorum. 
Trabzonspor zorlanmadan büyük farka gitti. Tarih bunu Trabzonspor 4, Galatasaray 0 diye yazacak. Eşikten geçen Trabzonspor Ünal Karaman’ı da kazandı. Olası mağlubiyette yönetim ve teknik adam tartışılacaktı.