Yeni sezonun ilk yazısı

 
 
Şimdi soru şu; hakem hatasıyla mı kaybettiler yoksa Trabzonspor zaten kazanmayı hak etmedi mi? 
Birincisi; Trabzonspor hakem hatasıyla kaybetti. Üç penaltısı yok sayıldı. Geçen hafta da 1 penaltısı yok sayıldı.

Yani 2 haftada 4 penaltı. Hem VAR sistemine rağmen. 

Takım kaptanı Uğurcan Çakır’a pazubandı verildi. Yani Trabzonspor’un kaptanı. Şenol Güneş’in, Dozer Cemil’in, Hami Mandıralı’nın taktığı liderlik bandı.

Ama gel gör ki, topa yükselmek dışında kale çizgisini terk etmiyor. Oysa kaptan saha içi ve dışında liderdir. Serkan’ın son dakikadaki pozisyonuna kaptan kalesinden çıkıp itiraz etse, VAR’a gidecek ve penaltıyı alacak Trabzonspor. Geçen hafta olmaya penaltıyı da çıkarsanız ve Trabzonspor’un Beşiktaş maçındaki penaltısını da hesaba katarsanız, bugün 1 puanda olan bordo mavililer 4 ya da 6 puanda olabilirdi.
Hakem konusu böyle. Trabzonspor tarihi hakemlerle doğranma tarihidir. Hakemler eliyle çok şampiyonluk kaybetti. Bunu inanarak söylüyorum. Şimdi VAR eliyle doğranıyor. Ben bu VAR’ın futbolun ruhuna aykırı diye karşı çıkmıştım. Hem ruhuna aykırı hem de haksızlıklara çare değil. Trabzonspor gibi ötekiler için çare değil.
 
Trabzonspor buna rağmen kaliteli bir takım mı? Değil. Yeni transferleri Marlon, Trondsen zayıf, bizim ülkemizde daha iyileri var. Flavio bir derece oynar. Yani siz 4-2-3-1 yaparsanız da 4-4-2 yaparsanız da Flavio’dan faydalanırsınız. Trondsen daha düz bir topçu. Marlon da olmaz, olmayacak. 
 
Son 2 transfer, Lewis Baker ve Afobe ikisi de ilk gelenlerden iyi. Baker, 6 ve 8 oynar. Her ikisini de başarır. 8’i daha iyi oynar gibi geliyor. Benik Afobe için şunu diyeyim; çift santraforda başarılı olur. Yani Ekuban’la ya da alınacak başka bir santraforla. Antalya Trabzonlu 18 yaşındaki santraforunu sahaya sürdü. Gökdeniz Bayraktar’ı. Sen Salih Kavrazlı’yı beklet kenarda!
 
Newton’un eksikleri ve fazlaları diye bir konuya girmek istemiyorum. Eksik oyuncular var. Bölgelerde yetersizlikler had safhada. İranlı Hossein’i eğer satılmayacaksa kalmalı. Campi satılmalı. Geçen sosyal medyada yazdım; Alper Potuk, Semih Kaya, Gökhan İnler, yanına bir kanat forvet de aldın mı işlem tamam olur. 
Plaza diye bir santrafor aldılar. Newton, santrafor çıkarıp Plaza’yı oyuna almıyorsa, ya çok kötü, ya da bu transferin altında kötü işler var. İki durumda da kötü yani.
 
Sayın Ağaoğlu, diğer tüm başkanlar gibi umut olarak geldi. Ona ümit besleyenlerin umutlarını kaybediyor. Güven kaybettin mi, başkanlıktan da düşüyorsun. Yöneticilik denince herkes dışardan bir şey sanır da değildir. Buna inanın. Bir şey değildir. Böyle yaparsan zaten değildir. Benim senelerdir hayata geçirilsin diye üzerine yazılar yazdığım konu; Trabzonspor’u gönüllüler değil, profesyoneller yönetsin. Bunu yazdığımda sene 2005’lerdi. Yani kulübü gönüllü kişilere kiralayacağımıza, satalım. Sahibi olsun. Umarım bu da bir gün gerçekleşecektir.