İyi olamama SORUNU

 
 
 
Herkes sonuca sevinmişse, demek ki, daha alınacak çok yol var demektir. Trabzonspor’un kadrosu da eksik, enerjisi de. Buna rağmen, kaliteli ve derinlikli bir takım olan Başakşehir’den puan alması başarıdır. Nokta.
 
Bireysel oyuncu eksiklerinden bahsedebiliriz de buna gerek yok. Trabzonspor geçen seneki formunun altında. Sosa’nın gittiği yere kadar gidecek. Sosa, direndi ve 1 puan geldi. En son Krasnodar maçında da aynı direnişi göstermişti.
 
Çok net orta alan eksikliğini görmediniz mi? Ünal hocam, Sayın Ağaoğlu. O bölgeye çok oyuncu alındı ama hala Onazzi dönsün diyoruz. Mikel değil de Abdülkadir Parmak lazım bir oyuncu. Takımı öne taşıyan, direk kaleye giden, kreatif, top tutan/yapan oyuncular lazım. Parmak böyle. Benzerini bulursanız söyleyin. Doğan değil. Cambaz değil. Mikel değil. 
 
Sturridge (Storiç diye okunuyor) klas mlas da, kendi dansı için sahada sanki. O dansı yapmak için o golü attı desek abartmış oluruz belki ama gerçek bu. Bu tür oyuncular için bu maçlar akşam üstü ter idmanı maalesef. Hedefli oyuncularla sahaya çıkmak lazım.
 
Hiçbir şeyi de beğenmiyorum; çok da eleştiriyorum. Trabzomspor’un bu takımı Avrupa’dan elenecek belki ama inanın oradaki rakipleri elenmeyecek rakipler değil. Başakşehir gibi sistem takımından, pas oyununu oynayan takımdan 1 puan alan, Getafe, Krasnodar’dan da puanlar alabilirdi. Hayırlısı olsun.
 
Sonuç; Trabzonspor için 1 puan iyidir. Ligin iyi yerinde. Tutunuyor. Güzel olan bu. Herkes kötü, bak şampiyon olursun diyenlere kanmayın. Herkes  kötü de sen mükelmel misin?
Ya da ne kadar iyisin?