BİR ANEKTOT (Fani Dünya)
ALİ  KARACA

ALİ KARACA

BİR ANEKTOT (Fani Dünya)

01 Aralık 2020 - 09:12

BİR ANEKTOT (FANİ DÜNYA)..

    Cihan padişahı Yavuz Sultan Selim Han ile dönemin önemli şairi hikmet sahibi "Vehbi" arasında geçen hikayeye göre?

   Yavuz Sultan Selim Han..
"Bütün dünya benim olsa gamım gitmez nedendir bu"

(Cihanın padişahı olduk gamdan kederden kurtulamıyoruz, bilen varsa söylesin.)

  Şair Vehbi..
"Ezelden gam turabıyla yoğrulmuş bedendir bu"

(Padişahım bu dünya saadet yurdu değildir, o ahirette olacaktır, bekleyin şurada ne kadar önrünüz kaldı orada rahat edeceksiniz.)

    Yavuz Sultan Selim Han ile şair Vehbi arasında geçen bu ilginç düello gerçekten bu fani dünya mutluluk yurdu veya saadet yuvası olmadığının delili değilmidir. Yüce Allah (C.C) göndermiş olduğu peygamberlerinin bile çile dolu hayatları ve zorlukları olmuştur. Hz Muhammed (S.A.V) Hicret eden yurdundan (Mekke'den) çıkartılan bir peygamber olarak tarihe geçmiştir.

    Bu fani alem ve kısacık dünya hayatı için gerçekten insan kırmaya, zalimlik yapmaya değer mi? Özellikle imtihan için geldiğimiz bu fani dünyadan günü geldiğinde hepimiz göçüp gideceğiz, o zaman niçin kırıcı oluyoruz? Para, mal, mülk ve şöhret bu dünya nimetleri ahiret hayatı için hiç bir şey ifade etmemektedir. Onun için Müslümana hatta bir Mümine yakışan şey adil olmak ve adaletli davranışlar sergilemek düşer.

     İnsanı salih amel cennete götürür, kul hakkına riayet eden, komşuluk hukukunu gözeten, hayırlı işlere imza atan herkes yüce Allah (C.C) tarafından mutlaka mükafatlandırılacaktır. Yüce İslam dini güzel ahlak üzerine kurgulanmıştır. Yeter ki bizler kötülükten ve kötü alışkanlıklardan uzaklaşıp, iyiliğe ve yardımseverliliğe sahip olalım. "Hiç bir iyilik ve kötülük yoktur ki gerçek mizanda tartıya (Teraziye) girmeyecek olsun." (Hz Muhammed S.A.V)

     İyilik için mezhep imamımız "İmamı Azam Ebu Hanife" şöyle ifadelerde bulunuyor ve  İmanla ameli ayırıyor ve bu durumu da "Talak" süresi 11. Ayetine dayandırıyor. "İnkar etmedikleri sürece iyilik yapanlarda altından ırmaklar akan cennette olacaklardır." Şimdi İmamı Azam Ebu Hanife gibi büyük müceddid bir alimin bile ne çileler çekti, zalimlerin sözcülerinin ifadelerini tasdik etmediği için Emevi ve Abbasilerin zulmüne uğradı ve zindanlarda uzun süre işkenceler görerek şehid edildi.

   İşte fani alem ve yaşanılan kısa hayatın mutluluk getirmediğinin, celalli Cihan padişahı Yavuz Sultan Selim Han'nın aradığı mutluluğun maalesef bu dünyada bulunmadığını hep birlikte görmekteyiz. Yavuz Sultan Selim Han'nın şirpençe hastalığından genç yaşta ölümü de bu durumun bir kanıtıdır. Yine sevgili efendimiz Hz Muhammed (S.A.V)'in Hadis-i şeriflerinde ki ifadelerinde; "Dünya ve ahiret iki kuma gibidir, hangisini seçerseniz diğerini küstürürsünüz. Siz baki olanı fani olana tercih edin" diye, Müslümanlara nasihatlarde bulunmuşlardır.

   Ölümden korkan birisine Hasan El - Basri hazretleri; "Malını geride bıraktığın için ölümden korkuyorsun, malını önceden göndermiş olsaydın ölümden korkmazdın" diyerek mal ve mülk yığan veya destekleyen birisinin durumunu ne kadar da güzel anlatıyor. İnsan sevdiği şeylerden kolaylıkla ayrılamaz? Yüce kitabımız Kuran-i Kerim'in lafzında ve manasında biriktirmek veya yığmak diye bir şey yoktur. Bugün Müslümanlar geleneklerinden  endişe ettikleri için, yüce Allah (C.C) teminatından bir başka şeye sığınmak için çareler arıyorlar işte yanlış buradadır.

Dua niyaz eyle ki sende huzur bulasın
Rabbim seni daima rahmetiyle sulasın.


 

YORUMLAR