MARAŞLI SAÇAKLIZADER VE OSMAN EFENDİ.. (OF'TA YAŞAMIŞ MARAŞLI ALİMLER)

Müslüman Türklerin ilk olarak 1071 yılında Büyük Selçuklu Hükümdarı Sultan Alp Aslan ile birlikte ayak bastıkları Anadolu toprakları Malazgirt zaferiyle birlikte Türklere kapılarını açmıştı. Daha sonra Tasavvuf ehli Hoca Ahmet Yesevi'nin Horasan erenleri olarak bilinen, velileri ve Alp'leri Anadolu'yu karış karış harmanlayarak, adeta bir nakış gibi işleyerek Türkleşmesini ve İslamlaşmasını sağlamışlardır.

MARAŞLI SAÇAKLIZADER VE OSMAN EFENDİ.. (OF'TA YAŞAMIŞ MARAŞLI ALİMLER)

Müslüman Türklerin ilk olarak 1071 yılında Büyük Selçuklu Hükümdarı Sultan Alp Aslan ile birlikte ayak bastıkları Anadolu toprakları Malazgirt zaferiyle birlikte Türklere kapılarını açmıştı. Daha sonra Tasavvuf ehli Hoca Ahmet Yesevi'nin Horasan erenleri olarak bilinen, velileri ve Alp'leri Anadolu'yu karış karış harmanlayarak, adeta bir nakış gibi işleyerek Türkleşmesini ve İslamlaşmasını sağlamışlardır.

MARAŞLI SAÇAKLIZADER VE OSMAN EFENDİ.. (OF'TA YAŞAMIŞ MARAŞLI ALİMLER)
Editor: admin
02 Eylül 2019 - 23:58

  Trabzon Rum İmparatorluğunun 1461 yılında cihan hükümdarı Fatih Sultan Mehmed Han tarafından yıkılmadan önce; bölgenin yüksek kesimlerinde Avşar, Çepni ve Kuman (Kıpçak) Hıristiyan Türklerinin yaşadıkları bilinmektedir. Çok eski devirlerde özellikle M.Ö 800'lü yıllarında İskilitlerinin (Saka) Türklerinin Karadeniz bölgesinin sahil kesimlerinde yaşadıkları ve bu bölgede önemli bir kültür ve medeniyet bırakmış olmalarıdır.

  Trabzon'nun eski Of ilçesi bu gün (Çaykara, Dernekpazarı ve Hayrat) oluşmuş bir ilçedir. Of'a gelerek yerleşen Saçaklızade Osman Efendi’nin, Of İlçesinde, özellikle Çaykara Paçan Köyü ve çevresindeki çalışmaları sonucunda halk, İslamiyet'i kabul etmiştir. Çok etkileyici bir özelliği olan ve çevresinde derin izler bırakan Saçaklızade Osman efendi, Paçan Köyünde vefat etmiş ve köy camisinin önüne defin edilerek daha sonra da buraya, türbesi yapılmıştır. Paçan Köyü, bu yüzden ''Maraşlı'' adını almıştır.

    Saçaklızade Osman efendinin  Of ve civarına, geliş amacı neydi niçin buraya gelmeyi neden tercih etti? Maraş’tan kalkarak  Karadeniz'in doğusuna düşen, Of taraflarına, acaba devletçe gönderilmiş bir görevli mi yoksa, kendi arzusu ile mi geldiği kesin olarak  bilinmemektedir. Çevresinde küçük bir aile değil de bir kalabalık gurupla yani ailelerle gelmiş olduğu düşünülmelidir. Bu konuda Trabzon'un en eski tarih kitaplarından biri olan ''Trabzon Tarihi adlı eserinde Şakir Şevket 96. sayfasında bu durumu şöyle ifade etmektedir.

    O dönem de hepsi Rum milletinden olduğu bilinen Of'a; Maraş ulemasından bir zat, Bayburt yoluyla her nasıl olmuşsa oraya düşmüştür? Burada biraz baskı görmüş ise de, çünkü Of ve ahalisi öyle kolay ikna olabilecek hemen dinlerini terk edecek insanlar değildiler. O dönemde Saçaklızade Osman efendi halka doğru yolu göstererek, yörenin en saygın Papazlarını bile hidayete erdirme başarısını göstermiş Of halkı ve papazlar İslam dinini kabul etmişlerdir. Bu gün Of ve civarının dindar olma efsanesinin o günlerden geldiği anlaşılmaktadır.

   Sacaklızade Osman efendi tarihi kayıtlar da Maraş’ta 1484’de doğduğu belirtilmektedir. Soyları Maraş'ta ki Saçaklı ailesindendir. Saçaklızade Osman efendi çocuk yaştan itibaren Maraş'ta yetişip ilim tahsil etmiş ve zamanının müderris bu gün ki  (Profesör) ünvanlı, ilim ve bilim adamlarından icazet (diploma) almıştır. Dini konularda ki bilgi ve becerisi Saçaklızade Osman efendiyi alim diye tabir ettiğimiz konuma yükseltmiştir. Maraş’ta okudu, Maraş’ta yetişti, orada öğrenim 
 gördü ve Maraş’tan Karadenize kıraat ilmini götürdü. Mütefennin (Fen bilgini. Fizik, kimya, matematik ve biyolojiye verilen ortak ad.) bir müderristir (Ders veren Prefesör).


   Maraşlıların hazırlamış oldukları, il Yıllığında, Çaykara’nın Paçan (Maraşlı) Köyündeki, Maraşlı Caminin fotoğrafı vardır. Bu fotoğrafta, Osman Efendi'nin türbesi yer almaktadır. Fotoğrafın alt yazısında şunlar yazılıdır: Kendisi, Of'a İmam-ı İslam-ı getirdi Kemalin menbaı Maraşlı Osman. Elbette bu bilgiler her şeyi doğrulamaktadır. Maraştan, Of'a kadar uzanan bu yolculuğun güzergahlarında ki mutlaka başka hikayeleri de vardır.
''Ne kutsi kudrete malikti hayret, boyun eğmişti bir görmede ruhban.''
''Hicri Dokuz yüz altmış senesi idi onu rahmetlere gark etti Rahman.''

   Eski dönemlerde basılan ve Of ve Çaykara kitabında, Saçaklızade Osman Efendi ismi ilk kez kullanıldı. Of ve Çaykara'da bilinen ve çok sevilen din alimi bu zamana kadar sadece Maraşlı Osman'' olarak biliniyordu. Anlatılan rivayetlere göre Dedeleri Paçan’da  yaşıyorlardı. Müslüman oldukları için Hıristiyanların baskısı sonucu Maraş’a geldiler. 1500’lü yılların başında Maraşlı Osman Efendi, dedesinin kitaplarından 150 yıl önce Paçan’dan geldiklerini öğrendi. Maraşlı Saçaklızade Osman Efendi Of'a geldiği zaman tek değildi. Yanında ikisi kardeşi (Saçaklızade Muhammet ve Maraşlı İlyas Efendi) olmak üzere üç kişi daha vardı. Bunlardan dördüncü kişinin adı Hasan Efendi (Osman Efendi’nin kardeşi veya amcasının oğlu) olduğu kesin olarak tarihi kaynaklarda anlatılmaktadır.

 Karadeniz bölgesine gelerek yerleşen  Of' ta yaşayan Hıristiyan Of halkının Maraşlılar tarafından hidayete kavuşturulduğu kesin delillerle bellidir. Eğer o gün Of ve civarında ki yerleşim bölgeleri Sacaklızadeler olmasaydı bu gün bölgemizden bu kadar yetişmiş, din alimi ve Osmanlı devleti döneminde de ki medreseler asla olmazdı. Tarihi kaynaklara göre Of’ta 1541’de vefat etmiştir. Alimin, mezar taşında Maraşlı Osman Efendi yazdığı için Karadeniz halkı onu Saçaklızade değil de, Maraşlı Osman Efendi olarak tanıdı. Çocukluğumuzdan beri Maraşlı Saçaklızadelerle o büyük alimlerle ilgili, bir çok rivayetleri büyüklerimizden duymuşluğumuz olmuştur.

  Saçaklızade Osman efendi ile ilgili bir başka rivayet ise bu tarihlerde yüzünü doğu'ya çeviren Osmanlı Devletinin Otlukbeli ve Çaldıran Savaşını kazanmış, Akkoyunlu, Karakoyunlu Devletleri yıkılarak tarihe karışmıştır. Safevi Devletinin kurucusu Şah İsmail de Yavuz Sultan Selim Han'a yenilmiştir. İşte bu nedenle Osmanlılar, eline geçen topraklardaki Müslüman Türkleri, Hıristiyanların çok olduğu bölgelere yerleştirmişlerdir. Oysa Of, fazla kalabalık bir bölge değildi, fakat burası çok fazla göç almadığından ya da nüfusun çok az olması dolayısıyla ile de birilerinin bu halkı İslamiyet'le nurlandırmış olması gerekir ki; bunlar da Maraşlılar olmuşlardır.. (Çaykara’da yayınlanan, Çaykara Gazetesinden yararlanılmıştır.)

  Maraşlı köyü Çaykara İlçesine 3 km, uzaklıktadır. Fatih Sultan Mehmed Han'nın 1461 yılında gerçekleştirmiş olduğu Trabzon’un fethinden sonra, Trabzon ve civarı yani, Solaklı vadisinin İslamlaştırılması amacıyla bölgeye gelen Alperenler'den Maraşlı Saçaklızade Osman Efendi’nin mezarı Maraşlı Camii’ndedir. Bu nedenle cami, vatandaşlarca sık sık ziyaret edilmektedir. Köye bu Alperene duyulan saygı nedeniyle ”Maraşlı” adı verilmiştir. Solaklı vadisinin doğu yakasında yer alan köyün arazi yapısı, oldukça düzgündür. Diğer köylere göre tarıma elverişli toprakları daha fazladır. Toprak, her türlü tarım ürününün yetişmesine elverişlidir.

  Çaykara'ya bağlı Maraşlı köyünün eğitim düzeyi çok yüksektir. Bir zamanlar medreseleriyle ünlü olan köyün bilimde, bürokraside ve değişik iş kollarında birçok başarılı insanı vardır. Bu köyde devlet kurumlarının üst düzey görevlerinde bulunan önemli kişiler vardır. Yolu asfalt olan tek köydür. Çağdaş gereksinimleri bütünüyle giderilen köylerden biridir. geçmiş dönemlerde ki o ilim ve bilim havzasının izlerini bu gün Çaykara İlçesine bağlı Maraşlı köyünde bulmak mümkündür. O gün ki Of toprakları diye tabir edilen ve daha sonra Çaykara'nın ilçe olmasıyla birlikte, bütün dünya da Of'lu ve Çaykara'lı alimler olarak geçen efsanenin kaynağı asıl menbası burasıdır. Of’a ve çevresine gelen Maraş’lılarla ilgili iki rivayet vardır.

1 - Bir başka rivayet de, Maraşlı Osman Efendi'nin dedeleri Paçanlı imiş? Müslüman oldukları için bu bölgeden Hıristiyanlar tarafından kovulmuşlar. Yüz elli yıla yakın Maraş'ta kalmışlardır. Maraşlı Osman Efendi, dedesinden kalma kitaplar arasında, Paçan'dan geldiklerini öğrenmiş ve Paçan'a gitmeye karar vermiş. Diğer iki kardeşi ile birlikte (yani üç aile) yola koyulmuşlar. Maraşlı Osman Efendi, Bayburt yoluyla Paçan'a, kardeşlerinden biri Yente'ye, biri de Eskipazar'a yerleşmiş. Paçanlıların hepsi Osman Efendi'nin tebliği ile Müslümanlığı kabul etmişler. Daha sonra civar köyler, bütün Çaykara ve Of bölgesindeki Hıristiyanlar Müslüman olmuşlar.

2-  Of'ta İslamiyet'in yayılmasında en etkili olanlar, Maraşlı din alimi, olan üç kardeştir. Bu üç kardeş hakkında çeşitli görüş ve efsaneler vardır. En yayın olanı ise; Hasan Umur'un, Karakaşoğlu Ahmet Efendi'den naklettiği bir rivayet şöyledir: Halife Hz. Ömer zamanında; Halife Ömer ile İstanbul İmparatoru arasında yapılan haberleşmeden sonra verilen karar üzerine Medine’de İslam ve Hıristiyan dinleri arasında bir karşılıklı konuşma yapılması kararlaştırılır. O dönemde din alimleri arasında böyle bir uygulama başlatılmış olması da çok önemsenecek bir durumunda kendisidir. 

   Medine’ye gönderilecek iki Hıristiyan din aliminin Trabzon'dan seçilmesi İmparator tarafından olumlu görüldüğü bilgisi, Hrıstiyan olan Trabzon kralına yazılır. O da, o zamanların en büyük Hıristiyan din alimlerinin bulunduğu Of kazasından seçilmelerini uygun görür. Trabzon Kralı, seçtiği Hıristiyan iki din âlimini İstanbul'a gönderilir. Nihayet bu iki Oflu din âlimi, Medine'ye Halife'nin huzurlarına varınca, Halifenin sade hayatını, büyük ve hudutsuz adaletini, Müslümanlar üzerine şefkat, kâfirler üzerine muhabbetini görünce; münazaradan (diğerinin görüşünü çürütme, karşılıklı konuşma) girişmeden meziyetlerine hayran oldukları Müslüman dinini tereddütsüz (ön koşulsuz) kabul ederler. Ancak bu durum karşısında memleketleri olan Of'a dönmeyip suyu, havası Of'a çok benzeyen Maraş'a gelip yerleşirler. Bu iki zatın torunları olan Maraşlı Saçaklızade Osman ve diğerlerine rüyalarında dedelerinin çıktığı Of kazası halkının Hidayete ermeleri, Of'a gitmelerine bağlı bulunduğu bildirilince onlar da Of'a gelirler. Pek az istisnayla Of halkı İslam diniyle şereflenir.

  Yine bir başka efsanede ise; Maraşlı Saçaklızade Osman Efendi, Of'a dört kişiyle geldi. Trabzon'a bağlı Çaykara Sultan Murat Yaylasında bulunan “MARAŞUT” Mezarlığının Maraşlılar anlamına geldiğini ve yöre halkının bilgileriyle birleştirilince bölgemizin İslamlaşmasını sağlayan ve Maraş’tan Hicri 960 - Miladi 1552 yılında geldiği bilimektedir.

1- Maraşlı Saçaklızade Osman Efendi, Paçan (Maraşlı) köyünde vefat edip oraya defnedilir.
2- İlyas Efendi, Yente köyünde,
3- Muhammed Efendi, Sultanmurat Yaylasındaki Maraşlılar Mezarlığında,
4- Hasan Efendi, Of'ta, şimdiki Eskipazar'da büyük cami önünde meftun bulunuyor.

  Çaykara'da İslamiyet'i yayan ve Çaykara'nın Maraşlı köyünde yatan Maraşlı Osman Efendi'nin kabri onarıldı. Bundan 542 yıl önce Maraş İlinden çıkarak, Çaykara'nın Maraşlı Köyüne (eski ismi, Nefsi Paçan) gelerek Çaykara ve Of havalisinde İslamiyet'i yayan Maraşlı Osman Efendi'nin kabri köylüler tarafından yeniden inşa edildi. Denilerek, halka bu konularda bilgiler verilmektedir. Doğu Karadeniz'deki bu topraklarda yüce İslam dinini yaymak için Fatih Sultan Mehmed Han'dan önce de, sonra da Alperenler, şeyhler, dervişler yoğun bir faaliyete girmişlerdi. İşte bu manevi ordunun erlerinden biri de Maraş'ta Ermişlerden sayılan Merhum Saçaklı Mehmet Efendi'nin kardeşi Merhum Osman Efendi idi.

  Saçaklızade Osman Efendi, Fatih Sultan Mehmed Han'nın  Trabzon'u alışından 22 sene sonra vefat etmiştir. Ölümünden 10 yıl önce, bu köye (Maraşlı Köyü) gelmiş ve burada İslamiyet'in yayılması için büyük çaba göstermiştir. Maraşlı Osman Efendi hakkında, elimizde kesin bir belge yoktur. Ancak büyüklerimizden bize intikal eden bilgilerin değerlendirilmesi sonucu bazı bilgiler elde edindik. Planını çizdiğim ve yaptığım bu türbenin masrafları köy halkı tarafından karşılandı.'' demektedir. Maraşlılar, Of ve Çaykara'da tamamı Rumca konuşan halkın bulunduğu köylerde, İslamiyeti yayma hareketlerine geçmişlerdir. Yerli ve yabancı kaynakların belirttiğine göre, kısa zamanda çok büyük işler başarmışlardır. 

  Bu gün Karadeniz de ki bölge halkının İslam alimlerine ve yüce dinimize devam eden büyük saygısı vardır.
 
Ali  KARACA
02.09.2019
İSTANBUL