ABD ORTA DOĞU'DAN ÇEKİLİYOR...


Ben ki sultanların sultanı, hakanların başı, krallara tac giydiren, Allah’ın yeryüzündeki gölgesi ve atalarımın fethettiği Akdeniz’in, Karadeniz’in, Rumeli’nin, Anadolu’nun, Karaman’ın, Rum Vilayeti’nin Zülkadriye’nin, Diyarbekir’in, Kürdistan’ın, Azerbaycan’ın, Acem’in, Şam’ın, Haleb’in, Mısır’ın, Mekke’nin, Medine’nin, Kudüs’ün, Arap ülkelerinin ve Yemen’in ve de ateş saçan mızrağımın ve zafer getiren kılıcımın gücüyle sahip olduğum nice ülkelerin Sultanı ve padişahı olan Sultan Süleyman Han’ım. Sen ki Fransa ülkesinin kralı olan Françesko’sun. Kralların sığınağı olan kapıma mektup göndererek ülkenizin işgale uğradığını ve esir edilerek hapse atıldığınızı bildirmişsiniz. Bu durumdan kurtulmak için benden yardım istiyorsunuz. Gönlünüzü ferah tutun ve sakın üzülmeyin. Unutmayın ki esaret, hükümdarlar için hiç de tuhaf bir şey değildir. Bilesiniz ki, atalarımın yaptığı gibi, daima kılıcımla gezen ben de, sefere çıkmaktan ve fetihler yapmaktan çekinmem. Her an savaşmaya hazırım. Sadece Allah’ın dediği olur. Ne yapacağımı elçinizden öğreneceksiniz.

İşte bir Türk Hakan'nın Kanuni Sultan Süleyman'ın olması gereken gerçek adaleti ve zülme karşı olan tutumu? Dünya kanun ve nizamlarla yönetilir? İlah-i dinler ve hak peygamberler de bozulan nizamı ve düzeni yeniden tehsis etmek için yüce Allah c.c aldıkları vahiyleri tebliğ edici birer elçidirler. Onlar helak edilen kavimlerin yerine gelen toplulukları yeniden tehvid inancına davet için gönderilmiş elçi ve Nebilerdir. Şimdi güçlü olan ABD mazlumları Orta Doğu'da ezmek ve yeni coğrafi haritalar ortaya koymak için kolları sıvadı! Ve şu ifadeleri kulanndı ; Trump, "Orada bulunmamızın tek nedeni IŞİD'di. Başka bir nedeni yoktu. Bu hedefe büyük ölçüde ulaştık" dedi. Trump, "Bırakalım başkaları Suriye'yle ilgilensin" diye de ekledi. Böylece Fransa'yı mı işaret etmiş oldu. Trump, "Hilafet diye andıkları şeyi bitireceğiz, toprakların yüzde 100'ünü hızla geri alıyoruz" dedi. Trump'ın 'toprakları geri almak'tan tam olarak ne kastettiği açıklığa kavuşmuş değil. Suriye ve Rusya hükümetleri, ABD'nin Suriye'deki varlığının 'yasadışı' olduğunu defalarca dile getirmişti.

Fakat enterasan olsan şey ABD Dışişleri Sözcüsü Heather Nauert ise, Trump'ın sözünü ettiği çekilme planından haberdar olmadıklarını açıkladı. O zaman ABD başkanı Turump kimin sözcüsü. Bu devletler ( ABD, RUSYA, FRANSA ) kirli ellerini niçin Orta Doğu coğrafyasından çekmiyorlar. ABD'nin Irak'ın işgalinde yaşamış olduğu kaosu herkes biliyor. Şimdi Suriye meselesini Fransa'ya pas etmeleri gerçekten manidar bir durumdur. Ülkemizde ki PKK terör örgütünün uzantısı olan YPG ve PYD gibi yasa dışı terör örgütlerine karşı silah ve lojistik destek vermesi bizim açımızdan talihsizliktir bu durum yüce Türk milletine karşı ihanettir. Müttefikimiz olan ABD bizi Türkiye Cumhuriyeti Devletini daha sonra stratejik ortaklığa çıkarmış ortak iş ve güç birliği oluşturmuştu. Şimdi ne oldu da bu ortaklık bitti. Türk milletinin yıllardır yaşamış olduğu terör belasının asli unsuru olan bölücü PKK terör örgütü ve onların uzantıları ile iş tutmaya kalkışıyor. Suriye gibi önemli bir devletin heba olmasına rıza gösteriyor. Hani batının medeniyeti ve adaleti ; uygarlık bumudur? ABD beş binin üzerinde ki tırlarla silah yardımı yaptıkları terörist örgütleri kime karşı örgütlemiştir.

Elbette ki hedef büyük Türkiyedir, fakat bizim Zeytin dalı operasyonumuza ve bölgenin güvenliğini sağlayacak olan Afrin şehrini ele geçirmemize de mani olamamışlardır. Güçlü Türkiye çok şeyi başaracak muktediriyettedir. Trump, geçen ay yaptığı bir konuşmada da ABD'nin Suriye'den kısa süre içinde ayrılması gerektiğini dile getirmiş ancak geri çekilme sürecinin detaylarına ilişkin herhangi bir yorum yapmamıştı. Bunun için mi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron terör örgütleri ile masaya oturmuş ve Afrin için BM'nin Suriye için ateşkes çağırısında bulunulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Uluslararası güvenlik ve angajman kurallarını uygulayarak bölgede bir koridor, güvenli alan oluşturmak peşindedir. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, " YPG dahil Kürt yetkililere Suriye'nin kuzeyinde istikarar sağlanması için destek sözü verdik.'' SDG (Suriye Demokratik Güçleri ) ve Türkiye arasında arabulucu olabiliriz" sözlerine Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan sert tepki gösterdi. Böyle bir ağızla oluşabilecek bir mutabakat asla olamaz, ve olmamalıdır. Türk milleti olarak böyle bir şeyi kabullenmemiz mümkün değildir?

Şimdi " Siz kim oluyorsunuz ki terör örgütleri ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti arasında bir ara buluculuk ifadesini ağzınıza alıyorsunuz " diyen sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Fransa'nın yanlış bulduğumuz tavrından fevkalade üzüntü duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Geçen hafta görüştüm. Baktım garip garip şeyler söylüyor. Kendisine biraz frekansı yüksek oldu ama söylemek zorunda kaldım. Bizim silahlı kuvvetlerimizi asla kabullenemeyeceğimiz bir yere oturtmak kimsenin haddine değil" ifadesini kullandı. Bu zaten yüce Türk milletine karşı yapılmış olan bir hakarettir. Yukarıda ki ifadelerimiz de Kanuni Sultan Süleyman Han'nın Fransa kralının yardım talebine karşı ifadeleri esasında bizim durumumuzu Türklerin net tavrını ortaya koyuyor. Türkler tarih boyunca düşkünlere kucak açan yardıma muhtaç olanları kollayan bir anlayışı ortaya koymuş bir millettir. Fransa öyle bir gaflet içerisindedir anlamak mümkün değil. Türkiye ne zamandan beridir terör örgütleriyle masaya oturmak gibi sorunu var. Nereden çıkardınız bunu. Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan şu ifadeleri kullandı.

Siz terör örgütleri ile beraber masaya oturabilirsiniz ama Türkiye mücadelesini Afrin'de olduğu gibi yapar. Siz aynen devam edin. Siz kim oluyorsunuz ki terör örgütü ile Türkiye arasında arabuluculuk ifadesini ağzınıza alıyorsunuz. Kendi kirli kanlı geçmişlerinin hesabını verememiş olanlar terör örgütleri ile kendilerini yan yana ifade edebilir ama Türkiye için asla söz konusu değildir. Bunların arkadaşlar YPG'liler yani bölgemizdeki en eli kanlı, en ahlaksız teröristler olduğunu gördük. Bebek katilleri, gözü dönmüş caniler, acımasız zalimlerle ; on binlerce askerimizi ve polisimizi, sivil yurttaşımızı şehit eden terör örgütünün yurt dışı yapılanması olan YPG veya PYD ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti masaya oturarak bir antlaşma yapacak, ortak hareket etmek için birlikte olacak. İşte kandan beslenen terörist örgütlerden nemalanmak isteyenlerin gerçek niyeti ve yüzü? Bu ayıp hem ABD'ne hem de Fransaya yeter! On bin asırlık tarihin şanlı milleti ve bin yıllık yüce İslam inancının temsilcileri asil Türk milleti her zorluğu ve oyunu bozacak güçte ve kudrettedir.

Bu tavrından sonra artık Fransa'nın hiçbir terör örgütünden, hiçbir teröristten, hiçbir terör eyleminden şikayetçi olma hakkı kalmamıştır. Yüce Allah c.c zalimler topluluğunu hidayete eriştirmez.

'' Adalet bir gün mutlaka herkese lazım olacaktır.''