Düşmek mi zor, kalkmak mı?



 
Böyle maçların duygusu farklıdır. Düşecek takımla maç oynadınız mı, içinizden maçı izlemek gelmez. Ne attığınız gole sevinebilirsiniz ne de atacağınız. Avni Aker’de böyle çok maça şahit oldum. Taraftar bir takımın düşmesini istemiyorsa, takımının gol atmasını da istemez. Gençler kazansa ligde kalacaktı. Trabzonspor kulağını tıkayıp kendini maça vermiş. İlk yarıda net gollük pozisyonlar var. 
 
Sona doğru da Ekuban ile 1 gol. Sonra Gençlerbirliği Trabzon kalesinin önüne kamp kurdu. Yani 15-20 dakika tek kaleye döndü oyun. Bu arada Trabzonspor hızlı hücumlarla bir şeyler denedi. Ekuban, Nwakaeme, Abdülkadir ve Bakasetas ile. Yusuf kanat değiştirerek oynadı. Sadece top sürüp şut atan oyuncuların modası geçmedi mi?
 
Hedefiniz kalmayınca Bayern Munich gibi oynasanız da kimse size dikkat etmez. Trabzonspor sezonu çok erken kaybetti. Galatasaray birkaç hafta önce 7-8 puan liderin gerisindeyken Trabzonspor ile hemen hemen aynı puandaydı. 
 
Klasik Trabzonspor geleneği; hızlı başlar, erken yorulur ve ligin sonunu getiremez. Benzer böyle sezonu çoktur.
 
Takım, Abdullah Avcı öncesi ve sonrası ile fark ettirdi. Yani şampiyon Beşiktaş’tan daha az mağlup olan takım Trabzonspor. Avcı ile sezon başlasa herhalde bazı transferler yapılmaz, kadro kalitesi bu kadar yerlerde olmazdı. Başkanın bir gazetede yüzde 80 transfer başarımız var söylemi doğru değil. Bu kadro mühendisi kim veya kimlerse ortalama süper lig kalitesinin altında bir kadro. Buna rağmen hocası, bazı oyuncuları ve en önemlisi de formasıyla 71 puan yapabildiler.
 
Gençlerbirliği düşmese Kayseri düşecek. Düşen herkese üzülmek Trabzon futbolunun vicdanında var. 2021-22 futbol sezonunda hedefi yüksek, oyuncu kalitesi artmış bir takım izlemeyi umuyoruz. Futbolun en büyük özlemi taraftar. Onu da yeni sezonda yerinde görmek umuduyla.