Eğri oturup doğru konuşalım; geçen sezonki takım nerede? Daha 4 ay öncesine kadar ligi forse eden takımı nereye uçurdunuz?
Net ifade edeyim; maçın hakkı Gençlerbirliği galibiyetidir. Bunu izleyen herkes takdir edecektir. Özellikle Sessegnon isimli oyuncuları maçın yıldızı oldu. Daha ilk dakikalardan, son ana kadar golü ve galibiyeti düşündüler. Sio, Sessegnon gibi uç oyuncuları, Trabzonspor defansının arkasına çok kolay sarktılar.
Trabzonspor’un bir sürü sorunu yok belki ama orta sahası ne olacak?
Mikel biraz yürüse de, değil. Oraya çapa lazım. Doğan Erdoğan’ın maçıydı aslında. Rakip her topu kaptığında hücuma geçti. Sağ ve sol kanatlara topu ulaştırdı. Bunu kenar yönetimi izledi.
Ünal Karaman ve medya, herkes bir sürü hatadan bahsedecektir. Mesela hakem; ben bu maç için asla hakemi suçlayamam, çünkü Trabzonspor topu rakibe verip, habire atak yedi.
Şimdi 11 oyuncunun birçoğunda bir ritim sorunu gördüm. Nasıl?
Gençlerbirliği üçgenlerle bol pas yaparken, Trabzonspor’da yardımlaşma sıfırın da altında. Sakatlar var, Kabul.
Trabzonspor, oyun kuramadı, tempo yapamadı ve oyuncular birbirini tamamlayacak düzeyde değil. Yapılan yeni transferlerin tamamı eleştiriyi hak ediyor. Takıma katkıları yok. O halde, büyük sorun.
Trabzonspor, geçen sezonun daha iyisini yapmak için yeni bir planlamaya gitti ancak geçen sezonu arar vaziyette. Avrupa maçlarından bu yana izliyorum, formu hep düşüyor. Kolay pozisyona giremiyor ve kolay pozisyon veriyor.
Sturridge; Pfaff, Kevin Camphell, Marcelinho gibi tribün, medya transferi olabilir ama katkı vermesi lazım.
En çok para ona verileceğine göre kendini hazırlamalı.
Şimdi bakıyorum; Ünal Karaman eleştirileri olacak muhakkak. Ahmet Ağaoğlu eleştirileri de olacak. Bunlar erkenden başlıyorsa sorunlar erkenden büyür.
Trabzonspor 2 gol attı, bir golü sol beki, diğeri penaltı zaten.
Başka sözüm yok.