Vücudunuzda ben varsa bunları sakın yapmayın!

Uzmanlar, vücuttaki benlerin kanser riski oluşturabileceğini belirterek, cildin ve benlerin analiz edilmesiyle kanserin önüne geçilmesinde büyük etken olduğuna dikkat çekiyor.

Vücudunuzda ben varsa bunları sakın yapmayın!

Uzmanlar, vücuttaki benlerin kanser riski oluşturabileceğini belirterek, cildin ve benlerin analiz edilmesiyle kanserin önüne geçilmesinde büyük etken olduğuna dikkat çekiyor.

Vücudunuzda ben varsa bunları sakın yapmayın!
Editor: admin
19 Kasım 2017 - 01:10

Benler ve kanser ilişkileri yüzyıllar öncesinden keşfedilmiş olsa da, birçok kişi vücudundaki benleri tanımakta güçlük çektiğinden, korkuya kapılabiliyor. Uzmanlara göre benler bazı nedenlerle kanserleşme gösterebiliyor. Periyodik olarak cildin ve benlerin analizi ile erken tanı ise kanserin önüne geçilmesindeki en önemli etken olarak görülüyor.

Ben türleri ve risk grupları hakkında bilgiler veren Dermatoloji Uzmanı Dr. Zehra Doust, benler ve cilt kanserine yakalanmamak için bazı önerilerde bulundu. Güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmanın getirebileceği bazı sonuçlar olabileceğinin altını çizen Doust; “Güneşlenme konusunda dikkatli olmak, özellikle belli saatlerde güneş altında kalmamak gerekiyor

Belli bir süre güneş altında kalınacaksa kesinlikle güneş koruyucu kullanmak gerekiyor. Özellikle çok açık tenli insanlarda şapka ve gözlük kullanılmasını öneriyoruz. Ayrıca vücuttaki benlere darbe gelmemesi gerekiyor. Benlerin kopartılıp kanamasına sebebiyet verilmemesi de çok önemli” dedi.

Benlerin belli sürelerle muayene ettirilmesi gerektiğini belirten Dr. Zehra Doust, ”Benlerin yılda bir defa Dermatolog hekim tarafından muayene edilmesi gerekiyor. Dijital dermatoskop ile bu periyodik bakımlar birkaç dakikada tamamlanıyor.

Özellikle cilt kanserinin erken tanısında en önemli ve ileri teknoloji metotlarından bir tanesi de dijital dermatoskopi ile ‘Ben Haritası’ çıkarılmasıdır.

Vücudumuzdaki benler bilgisayarlı dermatoskopi ile 20- 40 kez daha fazla büyütülüp resimlendirilir ve yerleri tespit edilir. Şüpheli benlerin fotoğrafları periyodik olarak çekilir ve daha önceki kaydedilmiş olanlarla bilgisayar ortamında karşılaştırılır. Bu periyodik kontrollerde benlerdeki değişikliklerin tespiti sağlanır ve bu şekilde benlerdeki riskli veya istenmeyen değişikliklere göre teşhis ve tedavi yöntemleri seçilir” dedi.

Dikkat etmeniz gerekenler

Benler hakkında bilinmesi gereken önemli detaylara değinen Dr. Zehra Doust, ”Vücudun hemen her yerinde rastlanılan iyi huylu benler genellikle oval, yuvarlak ve kahverengi rengindedirler.

Melanositler cilde renk veren melanin pigmentlerini oluşturur. Bu melanin pigmentler de zaman içinde güneşe bağlı ya da genetik faktörlere bağlı olarak benlere dönüşebiliyor.

Normal benler genellikle birbirlerine benzerler. Renkleri kahverengi, siyah, kırmızı ve hatta mavimsi bile olabilir. Cilt üzerinde düz ya da kabartılı, daire biçiminde ya da şekilsiz olabilirler. En çok rastlanılan benler yuvarlak kahverengi, kabartılı, simetrik ve küçüktür. Bazen ergenlik, hamilelik ve güneş, ben ölçülerinde değişikliğe yol açabilir” şeklinde konuştu.

Benlerin en tehlikeli cilt kanserlerinden biri olan malign melanoma nasıl dönüştüğü ile ilgili de bilgi veren Dr. Zehra Doust, ”Bazı insanlarda maling melanom riski diğerlerinden daha fazla olabilir ve bunun çeşitli nedenleri vardır.

Bazı diğer cilt kanserleri yayılmaz ancak malign melanom vücudun diğer bölgelerine çok çabuk yayılır. Benler konusundaki tedirginlik malign melanomun bazı ben tipleriyle benzerlik göstermesinden dolayıdır.

Malign melanom riskini artıran ana problemlerden biri de ultraviyole ışınlardır. Atmosferde güneşin zararlı ışınlarından koruyan ozon miktarının çok azaldığı bilinmektedir. Ancak insanlar geçmişe oranla bronzlaşmayı daha da çok benimsiyorlar. Dolayısıyla cilde zararlı olan ultraviyole ışınlarını çok yoğun bir şekilde solaryum ve güneşten alarak bu riski oluşturuyorlar.

Oysa güneşin faydalarından yararlanmak için onu ölçülü kullanmak gerekir. Vücudunda güneş lekeleri ve benler olan kişilerde malign melanom riski diğer insanlara oranla 4 kat daha fazla olduğunu çalışmalar göstermiştir”dedi.

YORUMLAR