Kimisi evli, kimisi torun sahibi, kimisi esnaf, kimisi öğrenci… Onlar, en büyük tutkuları motosikletleri sayesinde İzmir’de bir araya gelmiş ve İzmir’in ilk kadın motosiklet topluluğunu oluşturan Amazon Riders’lar. Gölpark Menemen’de düzenlenen Avcılık ve Doğa Sporları Fuarı’nın en ilgi çeken standı da işte bu kadınlara ait. Onlar, kıyafetleri, rengârenk saçları, birbirinden ilginç takıları ve tavırları ile fuarın ilgi odağı olmayı başardılar. Amazon Riders topluluğunun Başkan Yardımcısı Gökçe Kandemir ve üyeleri Buse Çelikten İle hem bu topluluğu hem de motosiklet tutkularını konuştuk. Türkiye yollarına motosikletlerinden bir kadın gözüyle baktık.

 Bize Amazon Rider’ten bahseder misin, ne zaman ve nasıl kuruldu?

Gökçe Kandemir: Amazon Riders, İzmir’de 2015 yılında anal yapan escort kurulan ve sadece kadınlardan oluşan bir motosiklet topluluğu. Şu an için 18 üyesi bulunuyor. Ayrıca yaklaşık 60 topluluğun bağlı olduğu İzmir Motosiklet Kulüpler Birliği’ne de üye olan bir topluluğuz.

Bu birlik nedir, neler yapar?

Gökçe Kandemir: Bu birlik İzmir’deki tüm motosiklet topluluklarının ortak bir paydada birleştiği bir üst yapıdır. İçerisinde birçok topluluk var. Adı üstünde dayanışmayı ve birlikteliği sağlayan bir yapıdır. Çeşitli zamanlarda tüm toplulukları ortak bir amaç ve hedef doğrultusunda yönlendirir.

Neden Amazon?

Gökçe Kandemir: Amazonlar da bir zamanlar bu bölgede yaşamış ve kadınlardan oluşan savaşçı bir kabile… Biz de kendimizi onlar gibi savaşçı ve güçlü hissettiğimiz için bu ismi tercih ediyoruz.

Biraz da kendinden bahsedebilir misin? Motosikletle nasıl tanıştın, bu tutku nasıl başladı?

Gökçe Kandemir: 19 yaşındayım. Menemen’de bir ganyan ve iddia bayii işletiyorum. Ayrıca Amazon Riders’in da Başkan yardımcılığı görevini yürütüyorum. Motosiklet çocukluk yaşlarımdan bu yana hep ilgimi çeken bir araçtı. Bir gün bir arkadaşımın motosikletinin arkasına bindim ve o gün ‘ben bunu sürmeliyim’ dedim. O günden bu güne de motosiklet benim bir parçam haline geldi.

Ailen ve çevrendekiler nasıl karşıladı, tepki aldın mı?

Gökçe Kandemir: Ben küçük bir beldede yaşıyorum. Dolayısıyla ilk başta tepki aldım. Ailem karşı çıktı. Süremeyeceğimi, hatta bir kadın olarak, hele de bir motosikletle asla trafiğe çıkmamam gerektiğini söylediler ama ben inat ettim. İçimdeki savaşçının sesini dinledim ve tüm dezavantajlarına, tüm tepki ve karşı çıkmalara direnerek hem ehliyetimi hem de motorumu aldım.

Peki, neler yaşadın, Türkiye’de bir kadın olarak motosikletle trafikte olmak nasıl bir şey?

Gökçe Kandemir: Kesinlikle zor. Öncelikle bir kadın olarak trafikte olmak ve üstüne üstlük bir de motosiklet kullanmak iki kere zor. Yaşadığımız o kadar çok şey var ki çankaya escort hangi birini anlatsam. Taciz edeninden, bilerek sıkıştırana, saygısızca her türlü kural ihlalini yaparak bir de üstüne sizi suçlayana kadar birçok kişi ve olayla karşılaşıyorum. Zaten bizi gören bir kez daha bakma ihtiyacı duyuyor. Bir türlü bizim de motosiklet kullanabileceğimizi kabul etmiyorlar. Tabii yaşadığımız şeyler sadece olumsuz şeyler değil ama büyük çoğunluğunu böyle şeyler oluşturuyor.

Motosiklet tutkusu olan ama bunu hayata geçirememiş, tereddütleri olan kadınlara ne söylemek istersin, bir mesajın olacak mı?

Gökçe Kandemir: Eğer içlerinde küçücük bir istekleri bile varsa kesinlikle bu işin peşini bırakmasınlar derim. Hiçbir şey onları korkutmasın. Tutkularını yaşamak için sokağa çıksınlar ve korkmasınlar. Aileleri de emin olun onları bir süre sonra destekleyecektir. Motosikletle insan mutlu, cesur ve özgür oluyor. Kendisine daha çok güveniyor. Bunu yaşamalarını çok isterim.

Peki, motosiklet güvenli bir araç mı, bu konu da çekinceleri olanlar çok…

Gökçe Kandemir: Eğer kurallara uyulur, her türlü önlem alınırsa tabii ki motosiklet de güvenli bir araç. Burada eğitim, motoru nasıl kullandığınız ve ekipmanlar çok önemli. Bir yere ne kadar sürede gittiğin değil, o yere varıp varmadığın önemli. O yüzden hız yapmıyoruz. Kurallara uyuyoruz. Ayrıca kullandığımız kıyafetler, kasklarımız da olması gerektiği gibi. Eğer bunlara dikkat edilirse kimsenin çekinmesine gerek kalmaz.

Buse sen de kendinden bahseder misin, senin motosiklet hikâyen nedir?

Buse Çelikten: 23 yaşındayım. İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği okuyorum. Motosiklet tutkum çocukluğuma dayanıyor. Her zaman bir motosikletim olmasını çok istedim. Üniversiteye gidince de bu hayalimi gerçekleştirdim. İstanbul bildiğiniz üzere trafiği ile meşhur bir yer. Kaldığım yurt okuluma uzak olunca da en sonunda ailemi ikna ettim ve motosikletimi aldım. O günden sonra da okuluma daha çok gitmeye, derslerime daha çok girmeye başladım.

Motosiklet senin için ne anlama geliyor?

Buse Çelikten: Tek kelime ile özgürlük. Ayrıca ben motosiklet kullanmanın bir ayrıcalık olduğunu da düşünüyorum. Örneğin araba kullanan sürücüler her zaman daha gergin ve birbirlerine tahammülleri olmayan kişiler. Oysa motosiklet kullananlar birbirlerini nerede görürlerse görsünler selamlaşır ve birbirlerine saygı gösterirler. Ayrıca başınıza bir şey gelmişse mutlaka durup size yardım ederler. Bu benim için çok önemli…

Peki, sen motosiklet kullanan bir kadın olarak neler yaşıyorsun?

Buse Çelikten: Maalesef arkadaşlarımın yaşadığı şeyleri ben de yaşıyorum. Kadınlara, özellikle de motosikletli kadınlara trafikte bir ön yargı olduğunu düşünüyorum. Gökçe’nin de söylediği gibi bizim motosiklet kullanamayacağımızı düşünüyorlar. Ya da bu işin bize göre olmadığını. İşte bizi bir topluluk etrafında bir araya getiren de bir yerde bu ön yargıya karşı aldığımız bir tepki. Ben de Amazonları gördüğüm de bu algıyla bireysel değil, toplu olarak mücadele etmenin daha doğru ve kolay olacağını düşündüm ve Amazon Riders içerisinde yerimi aldım.

Topluluğunuzdan da bahsedebilir misin, neler yapıyorsunuz?

Buse Çelikten: Topluluğumuz birbirinden çok farklı ancak ortak bir tutku etrafında birleşen kadınlardan oluşuyor. Aramızda torun sahibi olanlar da var, yaşı çok genç olanlar da. Bizler az önce de ifade ettiğim gibi bir taraftan bir algı ile mücadele ederken bir taraftan da motosiklet tutkunu kadınlara ulaşıyoruz. Ayrıca sosyal sorumluluk projelerine de imza atıyoruz. Örneğin bu ayın 22’sinde meme kanserine dikkat çekmek için Bostanlı’dan Alsancak’a bir farkındalık sürüşü gerçekleştireceğiz. Sürüşümüz saat 14:00’te Bostanlı’dan başlayacak ve 14:45’te Alsancak’ta son bulacak. Tüm kadınlarımızı da buradan bu etkinliğe katılmaya ve destek olmaya davet ediyoruz.